go by Anlamı, Karşılığı

# A B C Ç D E F G H I İ J K L M N O Ö P Q R S Ş T U Ü V W X Y Z

İngilizce - Türkçe

  • go by
    geçip gitmek.
  • go by
    1. geçmek: Several hours went by. Birkaç saat geçti. I´ve never gone by your house. Evinin önünden hiç geçmedim. Don´t let that chance go by! O fırsatı kaçırma! 2. (bir şeyi) kılavuz saymak; (bir şeye) riayet etmek: Don´t go by what he says! Onun dediklerine göre hareket etme! 3. -e bakarak hükme varmak, -e bakmak: If you go only by appearances, you´d say he´s poor. Sadece görünüşüne bakarsan fakir olduğunu söylerdin.
  • go by the board
    1. (fırsat) kaçmak. 2. vazgeçilmek, bırakılmak.
  • go by the board
    (iyi şeyler) yok olmak, gitmek; (fırsat) kaçırılmak; (iş, tasarı v.b.) suya düşmek.